FERHAT BAYAR ferhatbayar@yahoo.com

DEVLET MEMURUNA SİYASET GERÇEKTEN YASAK MI?

28 Aralık 2014 Pazar 17:39

7 Mayıs 2004 tarihinde Anayasa'nın 90. maddesine şu hüküm eklenmişti: "Usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası antlaşmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda, milletlerarası antlaşma hükümleri esas alınır."

Bu hükmün yorumlanması ve uygulanması hususunda şu tespitler sıralanabilir:

1. Düzenleme, Türkiye'nin taraf olduğu tüm insan hakları sözleşmelerini kapsamaktadır. Diğer bir deyişle, Türkiye'nin onaylamış olduğu tüm ILO Sözleşmeleri bu kapsamdadır. Türkiye, onayladığı ILO Sözleşmeleri ile iç mevzuatının çelişmesi durumunda, ILO Sözleşmesini uygulamakla yükümlüdür. Ancak, onaylama sürecinden geçmeyen bildirgeler ve tavsiye kararları, bu kapsamın dışındadır.

2. Düzenleme, yasalarla sınırlı değildir. Anayasa'ya eklenen cümlede, "…milletlerarası antlaşmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi…" ifadesi yer almaktadır. Diğer bir deyişle, uluslararası antlaşmalarla yalnızca kanunun değil, bir bütün olarak mevzuatın çelişmesi durumunda da bu uygulama zorunludur. Burada ortaya çıkan bir sorun, uluslararası antlaşma ile Anayasa'nın çelişmesi durumunda ortaya çıkmaktadır. Böyle bir durumda da uluslararası antlaşma uygulanmak zorundadır.

3. Madde metninde yer alan "esas alınır" ifadesi, uluslararası sözleşmelerin ulusal hukuka üstün tutulduğu anlamına gelmektedir. Ancak, ulusal hukuk, uluslararası sözleşmeden daha ileri haklar tanıyorsa, ulusal hukuk uygulanacaktır. Aynı konuda farklı düzenleme yapan birden çok uluslararası sözleşme varsa, en ileri haklar getiren sözleşme uygulanmak zorundadır.

4. Düzenleme, yargıyı olduğu kadar yürütmeyi ve yasamayı da bağlamaktadır. Yargı organları bu genel ilkeye göre hareket etmelidir. Yargıçlar, taraflarca ileri sürülmese bile, kendiliklerinden uluslararası sözleşmeyi dikkate alarak karar vermelidir. Yürütme, karar verir ve uygularken, uluslararası sözleşmeye öncelik vermelidir. Yasama organı yeni bir yasa çıkarırken, uluslararası sözleşme ile çelişilmemesine dikkat etmelidir.

5. Düzenleme, uluslararası denetim organlarının kararlarını da göz önüne almalıdır. Bu konu özellikle ILO Sözleşmeleri için son derece önemlidir. ILO Sözleşmeleri kısa metinlerdir ve özellikle son 60 yıllık dönemde önemli kararlarla yorumlanmış ve zenginleştirilmiştir. Öncelikle ILO Yönetim Kurulu tarafından kendi üyeleri arasından oluşturulan Örgütlenme Özgürlüğü Komitesi'nin ILO Yönetim Kurulu tarafından onaylanan kararları, Anayasa'nın 90. maddesindeki değişiklik sonrasında bağlayıcılık kazanmıştır. Aynı şekilde, ILO Yönetim Kurulu tarafından atanan 20 hukukçudan oluşan Uzmanlar Komitesi'nin kararları da bağlayıcıdır.

1982 Anayasasının hazırlandığı ortam ve hazırlanış tekniği; hukukun genel ilkelerine ve insan haklarına açıkça aykırılığı söz konusudur. Hukukun genel ilkelerine göre özgürlükler asıl ve esas, yasaklar ve sınırlamalar ise istisnadır. Yine hukukun genel ilkelerinde, sonradan çıkan madde hükmünün önceden mevcut madde hükmünü geçersiz kılmaktadır.

Bu durumda, derneklere ve sendikalara üye olabilen devlet memurlarının siyasi, partilere üye olmaları ve partilerin yönetim birimlerinde görev almalarının önünde anayasal ve yasal engeller kalkmış bulunmaktadır.

YORUMUNUZU YAZIN ...
Farklı olanı seçin:
# # # # # #
Üstünkörü
sözleşmelerin içinde Siyasi partiye üye olmakla ilgili hüküm varsa haklısınız ama yokki bundan bahsetmemişsiniz.