DAĞ FARE DOĞURDU!

16 Kasım 2017 Perşembe 08:23

Öğretmen, Hayat Bilgisi’nde bulutların yeryüzündeki suların buharlaşmasından oluştuğunu uzun uzun anlattıktan sonra ön sıralarda oturan öğrencilerden birine ‘söyle bakalım oğlum, kara bulutlar nasıl oluşur?’ diye sorar.

Önde oturmasına rağmen dikkatini derse veremeyen öğrenci soru karşısında bir şaşkınlık ve suskunluk yaşar.

Düşünür, yutkunur, birşey diyemez. Yanında oturan arkadaşı heyecanla parmak kaldırarak cevap verir:

-Kirli sulardan olur öğretmenim!..

Rehber öğretmenlerin kafasında dolaşan kara bulutlar en sonunda yağmura döndü. Tabii bulutlar kirli suların buharlaşmasından oluşunca temiz bir yönetmelik de çıkmadı.

Niyeti temiz olmayanların ya da iş bilmeyenlerin çıkaracağı yönetmelik de anca bu kadar olurdu.

Çok gerekliymiş gibi aceleye getirilen, iş bilmezlikle, acemice ve rehberlik anlayışından uzak bir yönetmelik oldu.

Acele edildiğinin, üstün körü bir yönetmelik hazırlandığının, rehber öğretmenlerin dış kapının mandalı yerine konulduğunun bir göstergesi de yönetmeliğin 37. maddesinin ikinci bendi. Burada ne denildiğine bir bakalım:

‘Rehberlik servislerinde görevli rehberlik öğretmenlerinin çalışma süreleri haftalık 30 iş saatidir. Günlük çalışma saatleri eğitim-öğretim kurumunun özellik ve ihtiyaçlarına göre okul müdürlüğünce düzenlenir.

Buraya kadar normal, son cümleye dikkat edelim. ‘Bu elemanlar izin ve tatillerini diğer öğretmenler gibi kullanırlar’.

‘Bu elemanlar’ ifadesini nasıl buldunuz?

Bu ifade karşısında ben de şunu diyorum: ‘Bu yönetmeliği hazırlayan elemanlar bu işten anlamıyor, rehber öğretmenlere kör ve şaşı bakıyor’.

Bir başka konu da rehberlik öğretmeni ifadesi.

Rehber öğretmen değil, rehber öğretmen ve psikolojik danışman değil, psikolojik danışman da değil. Son yıllarda özellikle ve ısrarla yerleştirilmeye çalışılan uyduruk bir kavram ‘rehberlik öğretmeni’

Yönetmeliğin birinci bölümünde rehber öğretmenin tanımı yapılırkan mezuniyet alanıyla ilgili herhangi bir vurgu da yapılmamış.

Bu demektir ki herkes rehber öğretmen olabilir, öyle ki fakülte mezunu olmaya bile gerek yok.

Okulda çok yoğun işi olmayan personelden herhangi bir görevliyi rehber öğretmen olarak görevlendirmek mümkün.

Sendikaların birçoğu yönetmelik hakkında farklı tepkiler ortaya koydu.

Dava açanlar, nöbet tutmama kararı alanlar oldu.

Olması gerektiği gibi.

Ama bazı idareciler acele ederek rehber öğretmenlere nöbet yazma yolunu seçti.

Sanki yönetmelik çıkıncaya kadar okulu b.. götürüyormuş da rehber öğretmen nöbet tutarsa herşey süt liman olacakmış gibi...

Nöbet, belleticilik ve sınav gözcülüğü gibi görevler rehberlik hizmetlerinin doğasına aykırıdır.

Bunun tartışıldığını, enine boyuna düşünüldüğünü, bir bilene sorulduğunu hiç sanmıyorum.

Sanki gizli bir el eğitimcilerle devleti yönetenlerin arasına nifak sokmaya çalışıyor ve öyle görünüyor ki kimse bunun farkında olmak, yetkilileri uyarmak, uyandırmak istemiyor.

Hoş geldin demeyeceğim bu yönetmelik umarım onu hazırlayanların gidişine vesile olur. O zaman seve seve ‘güle güle’ diyeceğim.

YORUMUNUZU YAZIN ...
Farklı olanı seçin:
# # # # # #