SON EKLENENLER

Birçok kentte asgari ücret ve emekli maaşı eylemi

Ankara, İzmir Adana, Elazığ ve Kayseri'de gerçekleştirilen basın açıklamalarında asgari ücret ve emekli aylıklarına insanca yaşamaya yetecek bir zam talep edildi.
17 Temmuz 2024 12:30

Türkiye'de yaklaşık 8 milyonun açlık sınırının altında yaşam mücadelesi vermeye devam ediyor. Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) ve emekli sendikaları yurdun dört bir yanında gerçekleştirdikleri açıklamalar ile emekli maaşına ve asgari ücrete insanca yaşama yetecek düzeyde zam talep etti.

Ankara, İzmir, Adana, Eskişehir, Elazığ, Kayseri'nin yanı sıra Balıkesir'in Edremit ilçesi ve İzmir Foça dahil yurdun birçok noktasında gerçekleştirilen açıklamalara çok sayıda yurttaş katıldı.

ANKARA: SEFALET DÜZENİNE KARŞI OMUZ OMUZA VERELİM

Emekli sendikaları ve KESK Ankara Şubeler Platformu, AKP'nin emekli maaşı düzenlemesine ilişkin açıklamada bulundu. Yapılan açıklamada, "Tüm kamu emekçilerini, emeklileri yıllardır hepimize kaybettiren bu yoksulluk ve sefalet düzenine karşı insanca yaşayacak ücret, güvenceli iş, güvenli gelecek mücadelesinde omuz omuza vermeye çağırıyoruz" denildi.

Sakarya Caddesi'nde yapılan açıklamaya KESK ve KESK'e bağlı sendikaların yöneticileri, DİSK Emekli Sen, Tüm Emekliler Sendikası, 2021 Tüm Emekliler Sendikası, Bağımsız Emekliler Sendikası katıldı. KESK Şubeler Platformu adına konuşan Sibel Gökçe Evci, "Yıllardır bizzat iktidarlar eliyle planlı, programlı, bilinçli, kasıtlı bir şekilde yoksullaştırılıyoruz. Çarklar yıllardır dönüyor. Ama o çarklar halkı, emekçileri, yoksullaştırmak, işsiz bırakmak, bir avuç zengini daha zengin etmek için dönüyor. Çarklar, düşük gösterilen TÜİK enflasyonu ile halkın, emekçilerin cebinden alıp bir avuç patrona, yandaşa aktarmak için dönüyor. Dolayısıyla tekrar altını çiziyoruz. Yıllardır bu ülkeyi yönetenlerin kısa vadede de orta vadede de uzun vadede de tek bir programı vardır. O da emeği ile geçinenlere ve halka dayatılan Köleliğe ve Yoksulluğa Uyum Programı'dır" dedi.

Türkiye'de her dört kişiden birinin işsiz, çalışan her iki kişiden birisinin ise açlık sınırının altında olduğunu belirten Evci, "Dört kişilik bir ailenin tüm fertleri asgari ücretle çalışsa dahi hane geliri yoksulluk sınırının altında kalıyor. Yoksulluk tüm toplumu sarmış durumda. Her iki kişiden birinin geliri açlık sınırının altında kalıyor. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığınca açıklanan Mayıs 2024 verilerine göre bu ülkede 17 milyon 114 bin 912 yurttaş yaşamını sosyal yardımlarla sürdürmeye çalışıyor. 9 milyon 444 bin 458 kişinin aylık geliri brüt asgari ücretin üçte birinin altında kaldığı için GSS primleri bütçeden karşılanıyor. Milyonlarca kamu emekçisine yoksulluk sınırının yarısını bulmayan bir maaş reva görülüyor. Kamu emekçilerinin eline geçen maaşın yarısını ilave seyyanen ödenek başta olmak üzere emekliliğe yansıtılmayan kalemler oluşturuyor. Milyonlarca kamu emekçisi, çalışırken aldığı maaş emekliliğinde en az yarı yarıya düşeceği için emekli olamıyor. Her 3 emekliden birisi ise açlık sınırının yarısını bulmayan bir aylıkla, sadece 10 bin TL ile yaşam mücadelesi veriyor" dedi.

 Evci talepleri şöyle sıraladı:

Öncelikle bugün tüm kamu emekçilerine 14.493 TL olarak verilen ilave seyyanen ödeneğin emekliliğimize yansıtılması ve mevcut taban aylık katsayısına dâhil edilmesini istiyoruz. Söz konusu ilave ek ödeneğin tüm emeklilerin kök aylıklarına yansıtılmasını, emekli aylıklarından sağlık payı kesilmesine son verilmesini istiyoruz.

Emekli aylıklarında yaşanan buharlaşmanın önüne geçilmesi, özellikle 2008 sonrası işe başlayanların yaşadığı, yaşayacağı kayıpların önüne geçilmesi için emekli maaş bağlanma hesaplamasında 2008 öncesine dönülmesini istiyoruz.

Maaş artışlarımızda tüm toplumun sahte olduğunu yaşayarak öğrendiği TÜİK rakamlarının değil, yoksulluk sınırının temel alınmasını istiyoruz.

Bunun için mevcutta iktidarın "en düşük maaş" olarak ifade ettiği eşi çalışmayan, 2 çocuklu en düşük kamu emekçisi maaşının eş ve çocuk yardımı ve fahiş oranda zamlanan kiralar karşısında bugün artık elzem hale gelen kira yardımı ile dört kişilik bir ailenin yoksulluk sınırı üzerine çıkarılmasını istiyoruz.

Vergide adaletin sağlanmasını, az kazanandan az çok kazanandan çok vergi alınmasını istiyoruz.

Tükettiğimiz her şeyden alınan dolaylı vergilerin düşürülmesini,

Gelir vergisi birinci dilim oranının%15'ten%10'a düşürülerek, yoksulluk sınırına kadar olan maaşların-ücretlerin birinci vergi diliminde sabitlenmesini,

Kar, faiz ve servet gelirlerine tanınan ayrıcalıkların kaldırılmasını, belli bir servet düzeyinin üzerindeki zenginlerden servet vergisi alınmasını istiyoruz.

İktidarın tek taraflı olarak çıkardığı yasalar değil, konfederasyonların, sendikaların kamu emekçilerinin söz ve karar sahibi olacağı demokratik bir çalışma yaşamı istiyoruz.

Yandaş konfederasyonlarla yapılan ve yoksulluğumuzu derinleştiren "toplu satış sözleşmeleri" değil, emeklilerin de sendikaları aracılığı ile temsil edildiği grevli gerçek bir toplu sözleşme istiyoruz.

Seçim öncesi verilen 3600 ek gösterge ve mülakatın kaldırılması sözlerinin tutulmasını istiyoruz.

Tüm kamu emekçilerini, emeklileri yıllardır hepimize kaybettiren bu yoksulluk ve sefalet düzenine karşı insanca yaşayacak ücret, güvenceli iş, güvenli gelecek mücadelesinde omuz omuza vermeye çağırıyoruz." (Ankara/EVRENSEL)

İZMİR: HÜKÜMET ZAMMINI AL BAŞINA ÇAL

KESK İzmir Şubeler Platformu, Tüm Emeklilerin Sendikası ve DİSK Emekli Sen ile birlikte "Sefalete teslim olmayacağız" diyerek yürüyüş ve basın açıklaması yaptı. Konak YKM önünde toplanan kamu emekçileri ve emekliler, "Hükümet zammını al başına çal", "Emekçiden değil, itibardan tasarruf", "TÜİK yalan yoksulluk gerçek" sloganlarını atarak, SGK İl Müdürlüğü önüne yürüdü.

Burada basın metnini okuyan Tüm Bel Sen 2 Nolu Şube Başkanı KESK İzmir Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Nihat Filiz, işçi ve emekçilerin, emeklilerin yıllardır iktidarlar eliyle planlı, programlı, kasıtlı bir şekilde yoksullaştırıldığını belirterek, "Bugün Türkiye'de her dört kişiden biri işsizken, çalışan her iki kişiden birisi ise açlık sınırının altında kalan asgari ücretle ayakta kalmaya çalışıyor" dedi.

Kamu emekçilerinin eline geçen maaşın yarısını ilave seyyanen ödenek başta olmak üzere emekliliğe yansıtılmayan kalemlerin oluşturduğunu söyleyen Filiz, "Milyonlarca kamu emekçisi çalışırken aldığı maaş emekliliğinde en az yarı yarıya düşeceği için emekli olamıyor" dedi.

2 MİLYON EMEKLİ 1 KURUŞ ZAM ALAMADI

Avrupa ülkelerinin en düşük emekli maaşı ortalaması 1294 Euro ile Türkiye'nin 5 katını aştığını dile getiren Filiz, altı aylık TÜİK enflasyon oranı yüzde 24,73 olarak açıklandığı için bugün kök aylığı 8 bin TL'nin altında olan 2 milyon emeklinin yani her beş emekliden birinin maaşına bir kuruş dahi artış yapılmadığını vurguladı.

Ev kirasından, yarım ekmek dönere kadar gerçek fiyatlardan ve TÜİK'in rakamlarından örnekler veren Filiz, "Kısacası TÜİK'te büyük indirim var, fiyatlar piyasadakinin hemen hemen yarısı. Hatta yurt ücreti, uzman doktor muayene ücreti TÜİK rakamlarına göre neredeyse bedava.

Tüm bunlar yetmezmiş gibi iktidar kendi yarattığı ekonomik krizin yükünü yine bizlere yıkan yeni "paketler" açmaya devam ediyor" dedi.

ASALAK TAKIMININ SIRTI SIVAZLANIYOR

Kârlarını dörde, beşe katlayanlara ise "siz de biraz tasarruf edin" denilmediğini dile getiren Filiz, "Muafiyet ve istisnalarla çalıştırdığı asgari ücretli kadar bile vergi vermeyen firmaların, şirketlerin, faizden, ranttan, dövize endeksli hazine garantilerinden beslenen asalak takımının sırtını sıvazlarken tüm yükü bize yıkmaya devam ediyorlar" dedi.

Eylemde, DİSK Emekli Sen Merkez Yöneticisi Ercan Çınarlı ile Tüm Emeklilerin Sendikası Konak Şube Başkanı Fadıl Gezen de birer konuşma yaptı. Çınarlı, meydanları terk etmemek gerektiğini vurgualrken, Gezen de, "Saray bizimle alay ediyor. Yoksulluğa, sefalete teslim olmayacağız, direne direne kazanacağız" dedi.

FOÇA: İNSANCA YAŞAYACAK ÜCRET İSTİYORUZ

Foça'da gerçekleştirilen eylemde, "Emekli Üretti Saray Tüketiyor", "Yüzyılın Ayıbı Emekli Maaşı", "Sefalete Teslim Olmayacağız" ve "İnsafınıza Teslim Olamayacağız" dövizleri taşındı.

Foça Postahanesi önünde toplanan kitle "Emekli olduk ölmedik insanca bir yaşam istiyoruz" pankartı arkasında toplanan kitle Nihat Dirim Barış ve Demokrasi Meydanına kadar yürüdü.

Sendika Temsilcisi Dilhan Akçay okudu. Akçay, ülkede yıllardır emeği ile yaşamış emeklisi, kamu emekçisi, işçisi, emeklisi, esnafı, asgari ücretlisi ile milyonlar olarak her geçen gün daha fazla yoksullaştırıldığını söyledi. (İzmir/EVRENSEL)

ADANA: İNSANCA YAŞAMAYA YETECEK ÜCRET VE SERVET VERGİSİ ŞART

KESK Adana Şubeler Platformu, bugün Adana'da gerçekleştirdiği basın açıklaması ile asgari ücret ve emekli maaşına insanca yaşayacak bir zam yapılması ve vergide adalet taleplerini dile getirdi. İnönü Parkı'nda düzenlenen açıklamada konuşan KESK Adana Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Mehmet Çelik, yoksulluk ve sefalet düzenine karşı insanca yaşayacak ücret, kar, faiz ve servet gelirlerine tanınan ayrıcalıklar kaldırılarak belirli bir düzeyin üzerindeki servetten vergi alınmasını istedi.

İKİ TABLO: ZENGİNLEŞEN AZINLIK VE YOKSULLAŞAN MİLYONLAR

İktidarlar eliyle planlı ve bilinçli bir şekilde yoksullaştırıldıklarını ifade eden Çelik, bu politikaların ülkede iki farklı tablo ortaya çıkardığını belirterek şunları söyledi, "Birinci tablo faizden, ranttan, emek sömürüsünden beslenen bir avuç asalağın ve arkasındaki iktidarın tablosudur. Bu tabloda bir avuç asalak iktidar eliyle besleniyor. Bir taraftan emek sömürü diğer taraftan vergi afları, muafiyetleri, teşvikler, ihaleler, dövize endeksli hazine garantileri ile semirdikçe semiriyor. Servetine servet katıyor. İkinci tablo ise onlar zenginleşirken her geçen gün daha fazla yoksullaştırılan, güvencesiz hale getirilen milyonların tablosudur. İşçisi, işsizi, kamu emekçisi, asgari ücretlisi, emeklisi, dar gelirlisi ile toplumun ezici çoğunluğunu oluşturan milyonların tablosudur" dedi.

Her dört kişiden biri işsizken, çalışan her iki kişiden birisi açlık sınırının altında kalan asgari ücretle geçinmeye çalıştığını dile getiren Çelik, "Dört kişilik bir ailenin tüm fertleri asgari ücretle çalışsa dahi hane geliri yoksulluk sınırının altında kalıyor. 17 milyon 114 bin 912 yurttaş sosyal yardımlarla yaşamını sürdürmeye çalışıyor" dedi. 9 milyon 444 bin 458 kişinin aylık geliri brüt asgari ücretin üçte birinin altında kaldığı için GSS primlerinin bütçeden karşılandığını ifade eden Çelik, "Milyonlarca kamu emekçisine yoksulluk sınırının yarısını bulmayan bir maaş reva görülüyor" dedi. (Adana/EVRENSEL)

ESKİŞEHİR: EMEKÇİLERİN CEBİNDEN PATRONA, YANDAŞA

Eskişehir’de kamu emekçileri ve emekliler, yürüyüş gerçekleştirip basın açıklaması yaptı. Tüm Emeklilerin Sendikası, KESK Eskişehir Şubeler Platformu ve DİSK Emekli-Sen insanca yaşamaya yetecek asgari ücret ve vergide adalet istedi.

Kurumlar adına basın açıklamasını okuyan Eğitim Sen Eskişehir Şube Başkanı Sertaç Durdu, ‘’Kamu emekçileri ve emekliler olarak bugün ülke genelinde alanlardayız. Çünkü bu ülkede emeği ile geçim mücadelesi verenler olarak tarihimizin en karanlık, en zorlu süreçlerinden birisini yaşıyoruz. Alanlardayız. Çünkü bu ülkede yıllardır kamu emekçisi, işçisi, emeklisi, asgari ücretlisi ile milyonlar olarak her geçen gün daha fazla yoksullaştırılıyoruz. Evet, çarklar yıllardır dönüyor. Ama o çarklar halkı, emekçileri, yoksullaştırmak, işsiz bırakmak, bir avuç zengini daha zengin etmek için dönüyor. Çarklar düşük gösterilen TÜİK enflasyonu ile halkın, emekçilerin cebinden alıp bir avuç patrona, yandaşa aktarmak için dönüyor. Dolayısıyla tekrar altını çiziyoruz. Yıllardır bu ülkeyi yönetenlerin kısa vadede de orta vadede de uzun vadede de tek bir programı vardır. O da emeği ile geçinenlere ve halka dayatılan köleliğe ve yoksulluğa ıyum programdır.’’ dedi. (Eskişehir/EVRENSEL)

ELAZIĞ: BİLİNÇLİ ŞEKİLDE YOKSULLAŞTIRILIYORUZ

Elazığ Emek ve Demokrasi Platformu, “Sefalete teslim olmayacağız!” diyerek basın açıklaması düzenledi. Hozat Garajında yapılan açıklamaya KESK, EMEP, DEM Parti üye ve yöneticileri de katıldı. Basın açıklamasını Eğitim Sen Elazığ Şube Yöneticisi Ali Yeşiltepe okudu.

Yeşiltepe, “Yıllardır bizzat iktidarlar eliyle planlı, programlı, bilinçli, kasıtlı bir şekilde yoksullaştırılıyoruz. Üstelik iktidar da artık bunu saklama gereği duymuyor. Yıllardır bu ülkeyi yönetenlerin kısa vadede de orta vadede de uzun vadede de tek bir programı vardır. O da emeği ile geçinenlere ve halka dayatılan köleliğe ve yoksulluğa uyum programdır” dedi.

Direnişte olan Etikrom işçilerini selamlayan Yeşiltepe, “Gelin; insanca yaşamaya yetecek bir ücret, adil bir vergi sistemi, halk için, emek İçin bütçe, güvenceli iş, güvenli gelecek için omuz omuza verelim” ifadeleriyle sözlerini sonlandırdı. ( Elazığ/EVRENSEL)

KAYSERİ: SEFALETE TESLİM OLMAYACAĞIZ

Kayseri Emek ve Demokrasi Güçleri: Sefalete Teslim Olmayacağız

Kayseri'de Emek ve Demokrasi Güçleri, "İnsanca yaşamaya yetecek bir ücret" şiarıyla basın açıklaması gerçekleştirdi.

Cumhuriyet Meydanı'nda yapılan açıklamayı Tüm Emekli Sen Kayseri Şubesi Başkanı Ali Gül okudu. Gül, "Bugün Türkiye'de her dört kişiden biri işsizken, çalışan her iki kişiden birisi ise açlık sınırının altında kalan asgari ücretle ayakta kalmaya çalışıyor. Dört kişilik bir ailenin tüm fertleri asgari ücretle çalışsa dahi hane geliri yoksulluk sınırının altında kalıyor. Durum böyle iken yoksulluğa, sefalete teslim olmayacağız. Emeğimizin karşılığını, hakkımızı istiyoruz" dedi. (Kayseri/EVRENSEL)

EDREMİT: BİR AVUÇ ZENGİN VE YOKSULLAŞAN MİLYONLAR

Edremit'te gerçekleştirilen basın açıklamasında, KESK ve Emekli Sendikaları üyeleri, Eğitim Sen Edremit Temsilciliği YK üyesi Nesrin Gülbahar Kalafat tarafından okunan ortak bildiriyi kamuoyuyla paylaştı. Açıklamaya, KESK'e bağlı sendika üyeleri ve emekli sendikalarının yanı sıra EMEP, SOL Parti, DEM Parti, CHP ve TİP üyeleri de katılarak destek verdi.

Açıklamada, kamu emekçileri ve emeklilerin, Türkiye genelinde yaşadıkları ekonomik sıkıntılar nedeniyle alanlarda olduğu vurgulandı. Kalafat, emeğiyle geçim mücadelesi verenlerin tarihinin en zorlu süreçlerinden birini yaşadığını belirtti. Özellikle son yıllarda uygulanan politikaların milyonlarca emekçiyi yoksullaştırdığına dikkat çekti.

İktidarın, ekonomik kriz döneminde dar gelirli vatandaşları daha da zor duruma soktuğunu ifade eden Kalafat, şunları söyledi:

"Yıllardır bizzat iktidarlar eliyle planlı, programlı, bilinçli, kasıtlı bir şekilde yoksullaştırılıyoruz. Üstelik iktidar da artık bunu saklama gereği duymuyor. Hatırlayalım, döviz kuru ve enflasyon rekor üstüne rekor kırarken dönemin Maliye Bakanı, 'Bu sistemden dar gelirliler hariç üretici firmalar, ihracatçılar kâr ediyorlar. Çarklar dönüyor' demişti. Bu sözler, mevcut sistemde kimlerin baş tacı edildiğini, kimlerin ise yok sayıldığını açıkça ortaya koymaktadır."

Kalafat, Türkiye'deki ekonomik durumun iki farklı tabloyu ortaya çıkardığını belirtti. Bir yanda emek sömürüsü ve rantla beslenen bir avuç zengin, diğer yanda ise her geçen gün yoksullaşan milyonlar var. Yoksulluk sınırının altında yaşayan milyonlarca insanın geçim mücadelesine dikkat çekti:

"Bugün Türkiye'de her dört kişiden biri işsizken, çalışan her iki kişiden birisi ise açlık sınırının altında kalan asgari ücretle ayakta kalmaya çalışıyor. Dört kişilik bir ailenin tüm fertleri asgari ücretle çalışsa dahi hane geliri yoksulluk sınırının altında kalıyor. Yoksulluk tüm toplumu sarmış durumda. Her iki kişiden birinin geliri açlık sınırının altında kalıyor."

Açıklama sırasında emekçiler, tencere ve tava ile ses çıkararak hükümeti protesto etti. "Sefalete Teslim Olmayacağız", "Yaşasın İş Ekmek Özgürlük Mücadelemiz", "Kamudan Değil Saraydan Tasarruf" ve "Vergide Adalet İstiyoruz" gibi sloganlar atıldı.

Kalafat, açıklamanın sonunda tüm kamu emekçilerini ve emeklileri, yoksulluk ve sefalet düzenine karşı omuz omuza vermeye çağırdı: "Gelin, insanca yaşamaya yetecek bir ücret, adil bir vergi sistemi, halk için-emek için bütçe, güvenceli iş ve güvenli gelecek için omuz omuza verelim." (Balıkesir/EVRENSEL)

SAMSUN: SEFALETTE DEĞİL, REFAHTA BİRLEŞMEK İSTİYORUZ

Samsun'da KESK, DİSK, TMMOB, DİSK/Emekli Sen, Tüm Emekli Sen, Bağımsız Emekliler Sendikası Mecidiye girişi Gazi Müzesi önünde basın açıklaması yaptı. Açıklamada, emekçilere sefalet zammını dayatan açlık ve yoksulluk politikaları protesto edildi. Açıklamaya emekten yana siyasi parti ve derneklerin üyeleri de katıldı.

Basın metnin okuyan KESK Dönem Sözcüsü Mustafa Niyazi Bulut, “Bunca yoksulluğa, sefalete rağmen gözümüzün içine baka baka ‘iktidarımızda işçiyi, memuru, asgari ücretliyi enflasyona ezdirmedik’ nutukları atmaya devam ediyorlar. Oysa bizler bu ülkenin kamu emekçileri, emeklileri, işçileri olarak artık yoksullukta, sefalette eşitlenmek değil, hak ettiğimiz refahta birleşmek istiyoruz” dedi.

Artık içi boş müjdeler istemediklerini dile getiren Bulut, “Tüm kamu emekçilerini, emeklileri, işçileri; yıllardır hepimize kaybettiren bu yoksulluk ve sefalet düzenine karşı insanca yaşayacak ücret, güvenceli iş, güvenli gelecek mücadelesinde omuz omuza vermeye çağırıyoruz. Haydi gelin; insanca yaşamaya yetecek bir ücret, adil bir vergi sistemi, halk için-emek için bütçe, güvenceli iş, güvenli gelecek için omuz omuza verelim” diye konuştu. (Samsun/EVRENSEL)

BURSA: YOKSULLUĞA, SEFALETE TESLİM OLMAYACAĞIZ!

KESK Bursa Şubeler Platformu ve Emekli sendikaları bugün ortak eylem yaparak, “Sefalete teslim olmayacağız” dedi. Fomara Meydanı’nda yapılan açıklamada, ‘İnsanca bir yaşam istiyoruz, Hükümet zammını al başına çal’ sloganları atan kitle açıklama sonrası oturma eylemi gerçekleştirdi.

Yapılan ortak açıklamayı SES Bursa Şubesi Eş Başkanı Alican Özden okudu. “Yıllardır bizzat iktidarlar eliyle planlı, programlı, bilinçli, kasıtlı bir şekilde yoksullaştırılıyoruz diyen” Özden, şunları söyledi; “Evet, çarklar yıllardır dönüyor. Ama o çarklar halkı, emekçileri, yoksullaştırmak, işsiz bırakmak, bir avuç zengini daha zengin etmek için dönüyor. Çarklar düşük gösterilen TÜİK enflasyonu ile halkın, emekçilerin cebinden alıp bir avuç patrona, yandaşa aktarmak için dönüyor. Dolayısıyla tekrar altını çiziyoruz. Yıllardır bu ülkeyi yönetenlerin kısa vadede de orta vadede de uzun vadede de tek bir programı vardır. O da emeği ile geçinenlere ve halka dayatılan köleliğe ve yoksulluğa uyum programdır.”

"EMEĞİMİZİN KARŞILIĞINI, HAKKIMIZI İSTİYORUZ"

“Bunca yoksulluğa, sefalete rağmen gözümüzün içine baka baka ‘iktidarımızda işçiyi, memuru, asgari ücretliyi enflasyona ezdirmedik’ nutukları atmaya devam ediyorlar. Oysa bizler bu ülkenin kamu emekçileri, emeklileri olarak artık yoksullukta, sefalette eşitlenmek değil, hak ettiğimiz refahta birleşmek istiyoruz. Bizler artık içi boş müjdeler, bugün kaşıkla verileni yarın kepçe ile alan hileler, sadaka, ulufe değil, emeğimizin karşılığını, hakkımızı istiyoruz” diyen Özden, yoksulluğa ve sefalete teslim olmayacaklarını söyledi. 

EVRENSEL

KAMU EXPRESS SAYFASINI
YORUMUNUZU YAZIN ...
Farklı olanı seçin:
# # # # # #
SON EKLENEN HABERLER