Birkaç gün önce ülkemizin yarınları için ümit beslediğimiz akademiden, tüm ümitlerimizi yıkan bir haber aldık. Bir kısım sözde akademisyen özde ihanet odağının taşeronu 1100 müsvedde adam, skandal bir ihanet metnine imza attı.
Bu imza ile, İslamsız Türk yaratma projesinin ürünü bazı nevzuhur tipler, aynı projenin Kürtler üzerinde projelendirilmesinin başarılı örneği İslamsız Kürtlerin örgütü PKK’ya bu ihanet belgesi ile moral takviyesi yapmış, hayat öpücüğü vermiştir. İslamsız bir Türklük üzerine kurulu paradigmanın, İslamsız Kürtlüğe aşkı bu imza ile bir kere daha deşifre olmuştur.
Bin yıldır sırt sırta yaslanarak ortak olduğumuz namusu hendeklere gömenlere bir şey diyemeyen güvensiz tipler, bu namusu korumak için, Misak-ı Milli sınırlarında ameliyata izin vermemek için canlarını hiçe sayan kahramanlara ‘katliam yapıyorlar’ suçlaması yapabildiler.
Bu ihanet metnine imza atmakla,1100 sözde akademisyen imzalarını terör tüccarlarının malı haline getirmiştir. Akademik unvanlarını terör örgütünün emrine vermiştir. Bu imza ile kendilerini deşifre ederek Siyonizm’in kontrolündeki terör örgütü PKK’nın personel sistemine dahil olmuşlardır. İhanet metninde ‘Hendek terörüne izin verin yoksa uluslararası kurumları harekete geçiririz’ tehdidi savuran bu zevatın iftira ve ithamlarla bezediği bildiri, imzası bulunanların Uluslararası Narko-Terör Şirketi PKK’nın personeli olduklarını tescilleyen toplu işe giriş bildirgesidir.
Bu bildiri gösterdi ki,
28 Şubat ve benzeri süreçlerde “ordu göreve” pankartlarının altına konuşlanan akademisyen görünümlü zevat, dün yardakçısı olduğu vesayetten koparak bugün başka bir ihanet odağına operasyonel araç olmuştur.
Terör örgütüne ve destekçisi siyasi uzantılara terörü terk etme çağrısında bulunamayan bu zevat akademik dünyayı terk etmesi gerektiğini ciddi ciddi düşünmelidir.
Okulları yakanlara, ambulansları taşlayanlara dur diyemeyen, hendekleri kazanlara ve hendek siyaseti yapanlara ‘hendekleri kapatın’ diyemeyen zavallıları, çenelerini kapatmaya davet ediyoruz.
Terör örgütüne ‘silah bırakın, silahları teslim edin’ deme cesaretini gösteremeyenler, bu imza ile terör baronlarının esaretinde olduklarını itiraf etmişlerdir. İtirafçıları, üniversitelerimizdeki gençlerimizin yakasını bırakmaya, kadrolarını ve unvanlarını millet için, birlik için, kardeşlik için ter akıtacak gerçek bilim insanlarına teslim etmeye çağırıyoruz.
Bu ülkenin vesayetten kurtulmasında, demokrasiyle buluşmasında, ötekileştirme araçlarını çöpe atmasında, özgürleşmesinde, normalleşmesinde ve sivilleşmesinde katkı sunan, insiyatif alan Eğitim-Bir-Sen olarak, bu ihanet bildirisinin, esaret bildirisinin altında imzası bulunanlara bir hatırlatma yapıyor ve uyarıyoruz.
‘Ordu Göreve’ pankartlarını geri dönüşümü imkânsız atıklar arasına gönderen bu millet, ‘hendek terörünü destekle’ çağrılı bildirinizi de aynı yere gönderecektir.”
PKK ile aynı çizgide buluşan sözde aydın, özde ihanet mahfillerinin amelesi imza sahiplerine diyoruz ki;
'BU COĞRAFYADA HİÇBİR İHANET CEZASIZ KALMAMIŞTIR.'
YÖK, KAMUOYUNU TESKİN EDECEK ADIMLARI ATMALIDIR.
CUMHURİYET SAVCILARI GEREĞİNİ YAPMALIDIR.
Son olarak;
Terörist ile masum halkı ayırt etmek için bir cerrah hassasiyetinde operasyonları sürdüren Güvenlik Kuvvetlerimize ‘Allah kolaylık versin, dualarımız sizinle.’ Diyoruz.
Devletimizin son terörist imha edilinceye, son silah gömülünceye kadar operasyonlar devam ettirilmelidir. Hemen ardından da bölgeye yönelik acil bir sosyo-ekonomik destek paketinin uygulamaya konması gerekir.