MAHİR KILIÇOĞLU mahirkilicoglu@hotmail.com

EL YAZISINA ELVEDA MI?

01 Nisan 2017 Cumartesi 00:09

Nurullah’ı hatırlıyorum, yurtdışından gelmiş, orada öğrendiği bitişik-eğik yazıyı kullandığı için öğretmenlerle başı dertteydi. 6. Sınıftaydı ve öğretmenlerin hepsi çocuğa bitişik-eğik yazıyı bırakması için baskı yapıyor, düz yazı yazmasını istiyordu. Nedeni basitti; öğretmenler Nurullah’ın el yazısını okuyamıyordu. Nurullah’la beraber yedi-sekiz öğrenci aynı baskının kurbanı olmuş ve birkaç ay düz yazı çalışması yapmak zorunda kalmışlardı.

Milli Eğitim Bakanımız Sayın İsmet Yılmaz 2017-2018 ders yılında artık bitişik eğik yazının kullanılmayacağını açıkladı. Bu karara pek çok kişi sevindi ve memnun oldu. Özellikle öğretmen-veli cephesinde adeta bayram eden insanlar var.

Bu değişiklik, yapılan bir anket çalışması sonunda alınmış bir kararla oluşmuş. Öğretmenler ve veliler, bitişik eğik yazıyla ilgili problemlerini gündeme getirip duruyorlardı zaten. Kamuoyunda bilen-bilmeyen pek çok kişi bitişik eğik yazıyla ilgili görüş ortaya koyuyordu. Artık bir dedikodudan öteye gitmeyen ve kâbus haline gelmiş olan bitişik eğik yazı ön yargıların kurbanı oldu gitti.

İnternette konu üzerine yapılmış araştırmaları taradım. Çoğunluğu bitişik eğik yazı üzerine öğretmen ve idareci görüşlerini içeren araştırmalar. Gerçeği, bilim adamları bile doğru dürüst araştırmamış. Çünkü bitişik eğik yazı dediğimiz el yazısı, Latin harflerini ithal ettiğimiz batıda zaten kullanılıyor. Almanya’dan, Fransa’dan gelen öğrencilerle çalıştım ve bu yazıyı kullandıklarını gördüm. Öğretmenlerin el yazısı kullanan öğrencilere dik yazıyı zorla kullandırdıklarına şahit oldum. Öğretmenler okuyamadıklarını iddia ediyorlardı.

Bugünde, en önemli iddia, öğrencilerin el yazılarının yetişkinler tarafından okunamamasıdır. İnsanlar çocuklardan nasıl bir el yazısı yazmalarını istiyorlar anlamıyorum. Herkesin yazısı bir değildir ve bazıları nasıl inci gibi yazı yazıyorsa, bazıları da çok kötü yazı yazar. Bu son derece normal. Kötü yazan çocukların yazılarının kötülüğü gariban ‘el yazısına’ çıkartıldı.

Bitişik eğik yazı dediğimiz el yazısı, aslında insan doğasının gereği olan yazıdır. İnsanlar doğal olarak yazılarını eğik yazarlar ve bitiştirme eğilimi gösterirler. Bitişik eğik yazı öğretimi, bu eğilimi kurallı ve doğru biçimde gerçekleştirmekten başka bir şey değildir.

Milli Eğitim Bakanlığının almış olduğu, bitişik ve eğik yazıdan vazgeçme kararı, tamamen suni ve bilimsel gerçeklere aykırı el yazısı algısının sonucu olması gerçekten üzücüdür. Bu konuda dile getirilen bütün eleştirileri dinledim, acaba haklı olabilirler mi dedim. Ancak ortaya konan gerekçelerin hiçbiri yazının kendisiyle ilgili değil.

El yazısı müfredatta vardı ve adına güzel yazı dersi deniyordu. Bitişik-eğik yazıyı kaldıranlar bu dersi koyma gereği duymayacaktır. İnsanların, eğitimdeki en önemsiz sorunu en büyük sorunu haline getirildi. El yazısı kalktı diye sevinenler, neyi kaybettiklerinin farkında bile değiller…

Her şeyde olduğu gibi bu konuda da, Milli Eğitim Bakanlığı merkezden düğmeye basarak, sorunların düzelmesi yönünde adımlar attı. Bitişik eğik yazı özel eğitim okullarında zorunlu değildir. Çünkü zaten ayırt etme, okuma ve yazma konusunda güçlükler yaşayan öğrencilere, bitişik-eğik yazıyı öğretmekte, okutmakta zor.

Aynı durum, normal çocukların devam ettiği okullarda da uygulamak gerekti. Çünkü öğrencilerin bir kısmı bitişik eğik yazıyı okumakta ve yazmakta ciddi güçlükler çekiyor. Onlara el yazısını dayatmak, bildiğiniz Çin işkencesinden farksız değildir. Bireysel farkları göz ardı ederek merkezi kararlarla şekillendirilen eğitim uygulamaları nedeniyle el yazısı toplum tarafından sindirilemedi. Her şeye hayır diyen lobinin algı çalışmaları sonucunda bu güzelim uygulama rafa kaldırılıyor.

Hat sanatının en büyük şaheserlerini veren toplumun bugünkü neslinin yazıyla arasında ciddi problemler var. Sosyal medyada değişiklikle ilgili olumlu olumsuz pek çok paylaşım yapıldı. En önemli paylaşımlardan birini Milli Eğitim Müfettişlerinden olan arkadaşım Miktat Kara yaptı. Miktat Kara sosyal medya hesabında şöyle yazdı:

Estetik duygunun gelişiminde güzel yazmanın önemi büyüktür. Atalarımızın bizlere miras bıraktığı eserlerde yazma eserler bir duyguyu ve medeniyeti ifade eder. Bizden sonrakilere biz ne bırakacağız? El yazısı ve güzel yazı eğitimin ideali olmalıdır. Bitişik el yazısını çok iyi öğreten öğretmenler gördüm. Sınıfının tamamına hem de. Bu güzellik merkezi bir kararla yok edilmemeli ve öğretmenler bu konuda özgün bırakılmalıdır. Estetiği üreten becerileri köreltmemeliyiz."

Dileğim odur ki, Milli Eğitim Bakanlığı, bitişik-eğik yazıdan vazgeçme yerine, bireysel farkları göz önüne alan uygulamaları ortaya koyar. Eğik yazı konusunda alınan karar, uzun yıllardır yapılan çalışmaları bir kalemde silmekten başka bir şey değildir. Bizler, birbirinden taban tabana zıt geçişlerle yıllarca eğitimde ilerleme sağlayamadık. Bitişik-eğik yazıdan vazgeçme yerine, öncelik bitişik-eğik yazı olmak üzere, bireysel farkları göz önüne alan bir yazı öğretim sistemini uygulanabilir hale getirmeliyiz.

Mahir KILIÇOĞLU

mahirkilicoglu@hotmail.com

YORUMUNUZU YAZIN ...
Farklı olanı seçin:
# # # # # #