ELİNİ KOLUNU SALLAYA SALLAYA İŞE GİDİP GELEN FETÖCÜLER

'Tasfiyenin Zorlukları' başlıklı yazımızda ihraçlar konusunda

1.       Fetöcü olmayanlar nasıl ihraç listelerine girdi

2.       Fetöcü olduğu halde nasıl liste dışı kalanlar var

Adam bir dış ülkenin imamı, açıkça ihbar yapılmış, listelerde ismi gitmiş ama hala görevde. Zamanında devletin imkânlarını FETÖ kurumlarına aktarmakla meşhur olmuş kimi kamu görevlileri hala aktif görevlerine devam ediyorlar.

Terör örgütü, operasyonu engelleyemediğinden, operasyonu itibarsız hale getirmekle meşgul oluyor. Bakın en çok konuşulan konu Fetöcü olmadığı halde görevden alınan memurlar. FETÖCÜ OLDUĞU HALDE GÖREVİNE DEVAM EDEN MEMURLARI NEDEN KONUŞMUYORUZ?

Hâlbuki hata ile görevden alınanların oranı % 1 bile değil. Görevine şu ana kadar iade edilen memur sayısı 13. Partilerin fetöcü değil diye hükümete gönderdikleri listelerin büyük kısmı fetöcü çıktığı söyleniyor. Şimdi bu rakamlara baktığımızda aslında bir kaşık suda fırtına kopartılıyor.

Gülenist örgütün kriptoları çocuklarını kendi okullarına göndermemişler. Onlar normal vatandaş gibi görünmüşler. Onların Fetöcü olduklarını çok az kişi biliyor. Bunun yanında fetöcü olduğu halde kendini pasife çekmiş militanlar var. Adeta pimi çekilmeyi bekleyen bomba gibi uyuyor ve kendini gizliyor.

Devlet kurumlarına, emniyete, BİMER’e, CİMER’e, savcılıklara adeta ihbar sağanağı yağdığını duyuyoruz. Bu ihbarlar yüzünden pek çok çalışmanın kilitlendiğini de tahmin ediyoruz. İhbarların bir kısmının yalan, bir kısmının gerçek olma ihtimali, ihbarları inceleyen ekipler açısından ciddi bir iş yükü oluşturuyordur. Yine de bu ihbarlar özellikle kripto fetöcüleri tespit için çok önemli olabilir.

Kamuda elini kolunu sallaya sallaya işine gidip gelen bir tane bile fetöcü kalmamalıdır. İhraç edilenlerin haricinde listelerin dışında kalmış kim varsa bunların devlet kadrolarından temizlenmesi için gereken her şey yapılmalıdır.

BİTMEYEN ÖĞRETMEN İHTİYACI

Bilindiği gibi bazı okullarda birden fazla rehber öğretmen varken, bazı okullarda hiç rehber öğretmen yok. Söz gelimi birbirine yakın üç kalabalık okulun birinde 3 tane rehber öğretmen varken diğer ikisinde hiç rehber öğretmen olmayabiliyor. Bu durum norm kadro yönetmeliğinin 21.4’e göre yanlış ama bakanlık, il milli eğitimler okullara rehber öğretmen dağıtımını norm kadro yönetmeliğine göre yapmamış şimdiye kadar. Bu nedenle bazı okullarda 2-3 rehber öğretmen varken, diğerlerinde hiç olmayabiliyor.

İnsanlar haklarını kötüye kullanmaya başladı. Devletin çok ihtiyaç duyduğu yerlerde sürekli öğretmen açığı yaşanırken, bazı yerlerde yüzlerce ve binlerce öğretmen fazlalığı var. Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre 41 bin norm fazlası öğretmen varmış. Bu 41 bin öğretmenin maaş karşılığını dolduracak kadar bile dersi yok anlamına geliyor. Eş durumundan, diğer mazeretlerden branşında açık olmayan bir şehirde görev yapıyorlar. Onu oradan, mazereti ortadan kalksa bile (zorunlu hizmet hariç) kimse kımıldatamıyor.

Beni çok devletçi göreceksiniz belki ama eğer öğretmen devletin memuruysa, devletin ihtiyaç duyduğu her yerde görev yapabilmelidir. Bu düzen, vatandaşı, kendi öz çocuklarımız kadar değerli bu ülkenin çocuklarını mağdur ediyor, öğretmensiz bırakıyor. Bu nedenle değişmelidir. Bu haksız düzen yüzünden öğretmenler de zarar görmeye başlayacak bir gün.

Milli Eğitim Bakanlığının yeniden getirdiği sözleşmeli öğretmenlik, bir nebze çözüm olacak ancak uzun vadede bence kalıcı çözümler üretilmelidir. Türkiye’nin en uzak köyündeki okula da, başkent Ankara’daki okula da aynı düğmeye basılarak öğretmen atanıyor. Merkezden eğitim bölgelerinin ihtiyaçları giderilmeye çalışılıyor. Bu durum başlı başına bir sorundur. Çünkü bir eğitim bölgesinin en önemli eğitim ihtiyaçlarını en çok o bölgenin eğitim yöneticileri bilir.

Mahir KILIÇOĞLU

mahirkilicoglu@hotmail.com