MUSTAFA SALİM salimhoca@hotmail.com

MÜFLİSLERİN MUSLİHLERE OLAN GAREZİ

20 Eylül 2022 Salı 11:27

Eğitim-İş Sendikası’nın 05/09/2022 tarihinde “Kılık-Kıyafet Eylem Raporu” talebi doğrultusunda  “siyasi iktidarın kamu kurumlarına saf dini simgeleri sokma, toplumu muhafazakârlaştırma, Cumhuriyet değerleriyle hesaplaşma adına özgürlük kisvesi adı altında yapmış olduğu uygulama ve düzenlemeler kabul edilemez.” gerekçesine dayanarak; “Önceki yıllarda olduğu gibi 2022-2023 eğitim öğretim yılında da: Eğitim-İş'in Atatürk ilke ve devrimlerine inanmış, Cumhuriyet değerlerine bağlı, üyelerinin dinsel, mezhepsel, etnik ve feodal simgeleri ifade etmeyen, mesleğe ve görevin gereklerine uygun çağdaş kılık-kıyafet tercihlerini özgürce yaparak kamusal hizmet vermeye devam etmelerine oy birliği ile kabul edilmiştir.” diyerek 28 Şubat’tan kalma despotluğunu dayayarak milletin değerlerine karşı besledikleri kin ve nefretlerini pervasızca ifade etmeleri, ne adına olursa olsun kabulü mümkün olmayan insanlık dışı bir davranış biçimidir.

Kafa yapısı belli, kime hizmet ettikleri ortada iken, bu çevrenin bir gazetesinin sosyal medya hesabından “İstanbul’da gericiler LGBTİ+karşıtı miting yaptı” sürmanşetinin altına “Saraçhane Meydanı’nda buluşan LGBTİ+karşıtı birçok tarikat ve cemaat üyesi, iktidarın diline doladığı “nefret suçu” kavramını eyleme dönüştürdü. Onur Haftası Yürüyüşü’nü yasaklayan İstanbul Valiliği’nin bu yürüyüşe izin vermesi tepkiye yol açtı.” açıklaması bu çevrelerin zihnen nasıl bir çıkmazın ve alçaklığın girdabında olduklarını gösterirken, bunu rahatlıkla ifade etmelerinde ise  toplumumuzun ne denli bir tehlike ile karşı karşıya olduğu açıkça görülmektedir.

Sendika başörtüsüne kafayı takarken, Gazate'nin de ahlaksızların davranışını onurlu bir girişim olarak sunması ve bunu da hak ve özgürlükler adına dile getirmeleri gerçekten endişe verici bir durumdur.

Seçimler yaklaşırken 6’lı masa mensuplarının Bremen Mızıkacıları gibi toplu olarak dualı poz vermeleri ise hayretle izlenmektedir.

Söz konusu Sendika ve paralelindeki gazetenin hazımsızlıkları dua pozları verenlerin neyi gizlediklerini ayan beyan ortaya koymaktadır. Kırmızı Başlıklı kız hikayesinde kimin kurt olduğunu bu millet gayet iyi biliyor. Kandıranlar sadece kendilerini kandırıyor.

  Orada burada rezil rüsvay olduklarına bakmadan maskara olmuşların milleti sinsice kandırmada güya pişmanlıklarını ifade etmek için "haklarda helalleşme" seanslarına girismeleri bir yana kendilerine bağlı STK ve yan kuruluşların müslümanlara karşı kustuğu kinlerinden söz konusu rüsvayların ne niyette olduklarını görüyor olmamızın barizliği kafası kuma gömülü deve kuşu misali gövdesi kadar açık ve nettir.

Bunlara, Cumhurbaşkanımızın söylem tarzıyla "kes lan" diyoruz. Özgülük ve demokrası adına dayattiğınız kokuşmuş zihniyetiniz batsın. Kininizde geberin.

Ne adına olursa olsun hiç kimseye köhnemiş yaşam biçiminizi dayatamazsınız. Bu bir despotluktur. Bir ahlaksızlıktır. Bir şerefsizliktir.

Kurtuluş savaşımızı harici unsurların yaşam biçiminin dayatılması için vermedik. Şehadetimiz alçakça bir yaşam için gerçeklesmedi.

Bu hadsizlere "kesin lan" sesinizi diyerek tekrar haykırıyorum: 

Düşün milletin yakasından.

Sonra da cinsin cibiliyetin neyse git bul, istersen hayvan gibi yaşa.

Bana karışamazsın.

Gerekirse bir Kurtuluş Savaşı daha veririz, zillete asla boyun eğmeyiz.

Yeter ki alçaklıklar yaşanmasın.

Biz Müslümanız ve bu topraklara adaleti yaşatmak için geldik.

Hakikati göstermeye geldik.

Bu uğurda mücadele edip gönüllere girmeye geldik.

Laf dinlemeyip karşı çıkana da haddini bildirmeye geldik.

O yüzden haddini bilmeyen bana ayar veremez.

Ben Allah'ın kuluyum.

Hayatımı onun emirlerine göre düzenlerim.

Sonra da bunu tebliğ ederim; çünkü asli görevim bu benim.

Allah'ın emirlerini yerine getirir, yasaklarından kaçınırım; model olarak Rasululah'ı örnek alırım.

Namaz kılar oruç tutarım, zekat verir hacca giderim.

Müslüman kardeşime sahip çıkarım.

Haksızlığı asla sevmem, hatta nefret ederim; hakkı tutar kaldırırım.

Allah için sever Allah için buğz ederim.

İçki içmem.

Kumar oynamam.

Hırsızlık yapmam.

Yalan söylemem.

Fitnelik yapmam.

Adam öldürmem.

Fuhuş yapmam.

Bacım örtüsüne bürünür, erkeklerimiz bunu savunur.

Yeri gelir sakal bırakır, cübbemi de giyer sarığımı da takarım.

Haram yemem.

Faiz yemem.

Domuz yemem.

Murdarı yemem.

Müşrikin kestigini yemem...

Temizlik imanımın yarısıdır ve  ibadetimin kabulu ona bağlıdır.

Vücudum temizdir, elbisem temizdir, evim temizdir, bahçem temizdir, arabam temizdir...

Kalbim temizdir, ruhum temizdir, beynim temizdir, fikrim temizdir...

Güzel bakar güzel konuşurum.

Güzel dinler guzel tefekkür ederim.

Güzel okur, güzel nasihat ederim.

Komşumu incitmem, kafir dahi olsalar.

Akrabayı ihmal etmem çünkü sılai rahimdir.

Büyüklerime saygısızlık yapmam, küçüklerimi hor görmem...

Büyüklenmediğim gibi kimseyi de küçümsemem.

Davete icabet ederken de pay alırım sevinç ve kederden ki çoğalsın sevinçler ve azalsın kederler diye...

Kanat eder, kimsenin kazancında olmaz gözüm.

Çekememezliği bilmem ki başkasının makamına iştahlanayım. Görev alınmaz bizde, erdemdir bir yere getirilmek.

Ben, biz hepimiz buyken bu güzel hısletlerimizi kim niçin kaldırmaya çalışır? Denaniyeti çağdaşlık diye millete dayayanların amacı nedir? Biz bu denaniyetlerle mücadele edelim diye gerçekleşen hicretler bir ıslah hareketiyken, kim bizi çekebilir gayya kuyularına?

Çağdaşlığın gayya kuyularında;

Sefahat var,

Rezalet var,

Şirkeflik var,

Zina var,

Serkeşlik var,

Arsızlık var,

Namussuzluk var...

Bunların hepsi haram ve yasaklanmış dinimizde...İnsanı insan yapan ne kadar değer varsa hepsine karşı çıkışın adına ne derseniz deyin biz buna esfel-i safilin diyoruz. Yani hayvandan da aşağılarda bir hayatta sürünmek...Bunun için gelmedik dünyaya, insan olmak için geldik.

İnsan-ı kamil olma yolunda verdiğimiz onurlu ve şerefli yolumuza devam ediyoruz ve de edeceğiz...

İman etmekle başlattığımız hayatımızı ahiretin sonsuzluğunda Rabbimizin nimetlerine nail kullar olma temeline dayalı serüvenimizle kıyamete kadar devam edeceğiz. Bu serüvende bizimle olan bizden, olmayanların da ıslahını dileriz.

Muslih olmak gibi şerefli bir payeye eren biz müminlerin, hayvanca yaşamanın müflislik  çukurunda olmaz gözü...

Mustafa Salim

20 Eylül 2022, Ankara

YORUMUNUZU YAZIN ...
Farklı olanı seçin:
# # # # # #
Abdulhamit
Bunlarınki Kendi Düşünceleri inden Öte TAŞERON luk Bunların Arkasına Saklanan İnsi Şeytanlar Korkak Haksız Namert oldukları için Bu Zavallıları MAŞA Olarak kullanıyorlar
Aydın YURTSEVER
Eline yüreğine sağlık kardeşim